14 kez şikayette bulundu, cezasızlık şiddet olarak döndü

Elağız — Elazığ’da kafe işleten 43 yaşındaki Meral Z.’nin yaşadıkları, kadınların baş başa bırakıldıkları şiddet çemberinden sadece bir örnek. Kendisini defalarca darp edip, tehditlerde bulunan eski arkadaşı Kadir Onur Kenter hakkında sayısız şikayette bulunan Meral Z., emniyet, savcılık, mahkeme ile Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) tarafından adeta ölüme terk edildi.

2023 yılından bu yana 14 kez Elazığ Savcılığı’na başvuran Meral Z., “Kasten yaralama”, “Hakaret”, “İş ve çalışma hürriyetinin ihlali” gibi suçlardan suç duyurusunda bulundu. Ancak başvurulara karşılık bir kez 3 ay uzaklaştırma, 1 kez de Meral Z. için 3 aylık koruma kararı verildi. “Kasten yaralama”, “Hakaret” ile 6284 sayılı yasa kapsamında verilen “Tedbir kararına aykırılık” nedeniyle yapılan başvurulara dair ise “kovuşturmaya yer yok” denildi.

Elektronik kelepçe uygulaması talebi reddedildi

En son 6 Nisan’da Kenter tarafından saldırıya uğrayan Meral Z., 20 Mart’ta bir kez daha savcılığa başvurarak, “uzaklaştırma” ve “elektronik kelepçe” tedbiri uygulanması talebinde bulundu. Elazığ 1. Aile Mahkemesi, 28 Mart'ta verdiği kararda “uzaklaştırma” tedbirinin yeterli olduğuna kanaat getirerek, “elektronik kelepçe” uygulaması talebini reddetti. Kenter’in 6 Nisan’da evine gelerek katletme girişiminde bulunduğu Meral Z., yetkili mercilerin görevini yerine getirmemesi nedeniyle son çare olarak sanal medya hesabında yaşadıklarını anlatarak, kamuoyundan yardım talebinde bulundu. 

Uzaklaştırma kararını ihlal etti 

Sanal medyada maruz bırakıldıklarını anlatan Meral Z., ayrıldığı Kenter tarafından bir buçuk yılı aşkın süredir sistematik şiddet ve tehditlere maruz kaldığını söyledi. Bu süreçte yaptığı 14 başvurunun sonuçsuz kaldığını ve herhangi bir ceza uygulanmadığını dile getiren Meral Z., en son 6 Nisan’da “uzaklaştırma” kararını ihlal ederek kendisini katletme girişiminde bulunan Kenter hakkında yaptığı bu şikayetinde sonuçsuz kaldığına dikkati çekti.

Meral Z., maruz kaldıklarıyla ilgili şunları aktardı: “Uzaklaştırma kararı olmasına rağmen 10 gün önce beni öldürmeye çalıştı. Sabah saat 05.00’te gelerek beni öldürmeye çalıştı. Sabah saatlerinde kapıma dayandı. Bir yıllık süreçte bunu defalarca kez yaptı. Gitmesini istedim. Polisi aramaya çalışırken telefonumu kırdı. Sonrasında beni boğmaya çalıştı. Elinden kaçıp kendimi sokağa attım öyle elinden kurtuldum. Gidip rapor aldım. Sosyal hizmetlere gittim. Tekrar elektronik kelepçe talebinde bulundum. Emniyete gittim telefonum kırıktı zaten. Telefonumun o halinin resimleri çekildi. Ondan 2 gün sonra tekrardan geldi bana saldırdı. Hakaret ve tehditte bulundu. Bunun ardından sosyal medyada paylaşmak durumunda kaldık. Paylaşımdan bir gün sonra gözaltına alındı. Hemen ardından da serbest bırakıldı. Ortak arkadaşlarımızı arayıp tehditlerini sürdürüyor. 

Her takipsizlikte şiddet arttı 

Avukat istiyorum. Kadın örgütlerinin yardımcı olmalarını istiyorum. Belki bu sayede bir şeyler olur. Medyada yaptığımız paylaşımların ardından sonuç alabildik. Tüm şikayetlerimi ŞÖNİM’e yapmıştım ama neredeyse ‘ayakaltında gezmeyin’ diyorlar. Öldürülmeye çalışıldığım gün darp raporumla birlikte ŞÖNİM’e gittiğimde oradaki memurlardan biri bana ‘Sende kapıyı açmasaydın’ diye çıkıştı. Beni korumakla yükümlü insanların beni yargılamasıyla karşı karşıya kaldım. Oraya gittiğimizde daha anlayışlı karşılayıp, yol gösterici olsaydılar işler buraya gelmeyebilirdi. Yaptığım şikayetler cezasız kalmasaydı şiddetin dozunu bu kadar arttırmayacaktı.  Her takipsizlikle şiddetin dozunu arttırarak, bana saldırdı. ‘Emniyet zaten bana bir şey yapmıyor’, ‘Beni şikayet ediyor ama takipsizlik alıyor’ diye düşünüyor. Bütün bunlar onu cesaretlendirdi. Tedirginim uyurken de kaygılıyım. Acaba bir daha kapım çalacak mı?  Korkusuyla yaşıyorum.  Durumu sosyal medya hesaplarında paylaşınca kadınlardan büyük destek aldım, kadın kurumları bana ulaştı. Benim gibi bu süreci yaşayan bir sürü kadın vardır. İlk 1 yıl tek başıma karakollarda dolaştım. O süreçte ailem duymasın, üzülmesin diye tek başıma üstesinden gelmeye çalıştım. Kimse sessiz kalmamalı susmamalı.  Sessizliğimizden cesaret alıyorlar.” (MA)